30 Mayıs 2013 Perşembe
testler sonuçlar görselleştirmeler
ben burda doktora yaparken bazıları dünyayı kurtarıyor, bazıları içip eğlenmekte, bazıları da ikisini birden yapıyor, eh be doktora.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
skip to main |
skip to sidebar
asla çalışma!
[never work!]
benlen ilgili:
- kaldığımız yerler / places we stay (023 bahar)
- öncül(süz) / (un)precedented (022 güz)
- kenarlar
- kafam karışık değil
- electronic dostoevsky (022 bahar)
- an architecture of fields (021 bahar, proje 4)
- the whole / bütün (019 güz, proje 3)
- ponderland (018-019 proje 1-2)
- ütopyanın tersi (018 bahar proje 4)
- canlı stüdyo (017 güz proje 5)
- kentin girdapları - mardin (015 güz proje 4-5-6)
- az bulutlu ve açık stüdyo (014-015 proje 1-2)
- bulut makinası (013-014 proje 1-2)
- ortanca (010-011 proje 1-2)
- fakdıri (009)
- kaçak grup (008-009 proje 1-2)
- sanki dikdörtgen (008)
bir araştırmacı olarak bir zamanlar ben:
1. bir takım araştırma projeleri: uzun çalışmalar sonucu yazılabilen, sonu belirsiz, bürokrasisi ve sıkıntısı bol bu şahıslar araştırma birimlerinin masaları üzerinde aylarca bekledikten sonra öyle ya da böyle onaylanıyor, çeşitli donanım ve minik mali destekler halinde çalışmaları destekliyor, kapanış raporları verilerek geçmişe havale ediliyorlar ve önümüzdeki projeleri yazıyor oluyoruz. hayatımızda hep bir proje oluyor.[du]
2. araştırmanın kendisi: hayal kuruyoruz, çerçeveliyoruz, deniyoruz, yamuluyoruz, yeniliyoruz, çalıştırıyoruz, kontrol ediyoruz, yayınlıyoruz, ekliyoruz, deniyoruz, vbg.
3. donanıcı: donanmanın da bir sonu yok. asla tükenmeyecek gibi olan kartuşlar bitiyor, bozulmayacak printerler bozulup bir zamanın performansı aşılmaz bilgisayarları eskiyor ve ne kadar kompüter bulunsa daha fazlası lazım. hayat kısa hesaplama uzun. yenisi için yeni proje yazıyoruz.[duk]
4. ziyaretçi ve iade araştırmacı: kendimi dönem dönem başka ortamlara "ziyaretçi araştırmacı" fermanıyla göndertmeyi başarsam da (yasalar, yönetmelikler, okullar, finansman, talih, enerji, yazışmalar, bekleyişler, temenniler, dualar, gecikmeler, bürokrasi, dilekçeler, takibat, koşturmaca ve diğer etkenlerle başarıyla boğuştuktan sonra) sonuçta yeniden kürkçü dükkanındaki halvet hücresinde görülüyoruz.[idi]
5. borçsuz.
6. [sabık] araş.gör.: bir gün ordinaryüs araş.gör. olarak okuldan atılacağımı düşünüyordum, nasip değilmiş ama o kadar uzun süre -ve bir takım çalkantılı zamanlarda- araşgörlük yaptım ki herhalde kendimi hep araşgör göreceğim, öyle gibi...
7. hoca: esasında hepsi eğitmen demek. doktor (latinceden), profesör (latinceden), doçent (latinceden), öğretmen, yürütücü vd. hepsi hoca (farsçadan) demek. kronik öğrenci de demek olabilir.
8. küçük politik: okulun minik ve acınası politik hayatının hoşgörüsüz bir seyircisi.
9. makale yazarı: gah editör masalarında uyuyan gah başı dumanlı makale. bi parça yayın yaptım, yatıştım...
_asla çalışma [ne travaillez jamais!]
_çalışmayacağım asla. [never will i work, o torrents of flame!]
2. araştırmanın kendisi: hayal kuruyoruz, çerçeveliyoruz, deniyoruz, yamuluyoruz, yeniliyoruz, çalıştırıyoruz, kontrol ediyoruz, yayınlıyoruz, ekliyoruz, deniyoruz, vbg.
3. donanıcı: donanmanın da bir sonu yok. asla tükenmeyecek gibi olan kartuşlar bitiyor, bozulmayacak printerler bozulup bir zamanın performansı aşılmaz bilgisayarları eskiyor ve ne kadar kompüter bulunsa daha fazlası lazım. hayat kısa hesaplama uzun. yenisi için yeni proje yazıyoruz.[duk]
4. ziyaretçi ve iade araştırmacı: kendimi dönem dönem başka ortamlara "ziyaretçi araştırmacı" fermanıyla göndertmeyi başarsam da (yasalar, yönetmelikler, okullar, finansman, talih, enerji, yazışmalar, bekleyişler, temenniler, dualar, gecikmeler, bürokrasi, dilekçeler, takibat, koşturmaca ve diğer etkenlerle başarıyla boğuştuktan sonra) sonuçta yeniden kürkçü dükkanındaki halvet hücresinde görülüyoruz.[idi]
5. borçsuz.
6. [sabık] araş.gör.: bir gün ordinaryüs araş.gör. olarak okuldan atılacağımı düşünüyordum, nasip değilmiş ama o kadar uzun süre -ve bir takım çalkantılı zamanlarda- araşgörlük yaptım ki herhalde kendimi hep araşgör göreceğim, öyle gibi...
7. hoca: esasında hepsi eğitmen demek. doktor (latinceden), profesör (latinceden), doçent (latinceden), öğretmen, yürütücü vd. hepsi hoca (farsçadan) demek. kronik öğrenci de demek olabilir.
8. küçük politik: okulun minik ve acınası politik hayatının hoşgörüsüz bir seyircisi.
9. makale yazarı: gah editör masalarında uyuyan gah başı dumanlı makale. bi parça yayın yaptım, yatıştım...
10. ve gayrı-akademik şahsiyetimin silik gölgesi: bir nihilist dergi çıkarmıştı. bir takım nihilist yazılar yazmayı kuruyor. ama evet, herşey akademikleşiyor.
11. umutsuz.
_asla çalışma [ne travaillez jamais!]
_çalışmayacağım asla. [never will i work, o torrents of flame!]
Blog Arşivi
başlıklar
- stüdyo (35)
- studio (16)
- evolutionary computation (11)
- tasarım eğitimi (8)
- archaeology (7)
- arkeoloji (7)
- design education (7)
- evrimsel hesaplama (7)
- tez metni (7)
- design automation (6)
- konsantrasyon (6)
- concentration (5)
- design games (5)
- doktora (5)
- productivity (5)
- artificial design (4)
- 3400 (3)
- academic (3)
- akademik (3)
- anlaşma (3)
- busy (3)
- mimarlık (3)
- stüdyo hiyerarşisi (3)
- tez (3)
- yapay tasarım (3)
- yapay zeka (3)
- üretkenlik (3)
- architecture (2)
- artificial intelligence (2)
- ben ve diğer herkes (2)
- by myself (2)
- dreams (2)
- dönem sonu (2)
- evolutionary art (2)
- evrimsel sanat (2)
- eğitim (2)
- hayaller (2)
- i and all the others (2)
- iflas (2)
- iş (2)
- katılım (2)
- manifesto (2)
- memuriyet (2)
- meşgul (2)
- not vermek (2)
- okul (2)
- reddedilen bildiri (2)
- tasarım otomasyonu (2)
- tek başıma (2)
- the storymaker (2)
- verimlilik (2)
- work (2)
- yatay (2)
- yüzeysellik (2)
- öykücü (2)
- şikayet (2)
- academic style (1)
- academic transformation (1)
- account (1)
- akademik dönüşüm (1)
- akademik eleştiri kurumu (1)
- akademik üslup (1)
- akış (1)
- aniden gelen heyecan (1)
- anıt (1)
- applied complaints (1)
- ara (1)
- araştırma olarak tasarım (1)
- araştırmacı (1)
- architecture machine (1)
- asistan (1)
- authorship (1)
- autumn (1)
- ayık (1)
- bachelor (1)
- bahar (1)
- bekarlar (1)
- bekleyiş (1)
- bilmediklerimiz (1)
- bir parmak bal (1)
- birinci sınıf (1)
- boşluk (1)
- bureaucracy (1)
- bürokrasi (1)
- bırakalım (1)
- castle (1)
- competitor (1)
- complaint (1)
- computation (1)
- concept seeding (1)
- conference (1)
- correspondance (1)
- creating patterns (1)
- dean (1)
- death (1)
- dedikodu (1)
- delft (1)
- ders (1)
- design as research (1)
- design as search (1)
- değerlendirme (1)
- diagramme (1)
- dice (1)
- diyagram (1)
- diğer insanlar (1)
- dönüş (1)
- education (1)
- embracement (1)
- entelektüel (1)
- escape (1)
- etkileşim (1)
- evil (1)
- evliler (1)
- excitement all of a sudden (1)
- fall (1)
- fesat (1)
- fingersmear honey (1)
- flow (1)
- fırsat (1)
- gettingtobeexistentialistic (1)
- gossip (1)
- grades (1)
- gratefulness (1)
- günah (1)
- güz (1)
- half way (1)
- hesaplaşma (1)
- hiding (1)
- ilişki (1)
- ilk cümle (1)
- intellectualistic (1)
- intermission (1)
- iş isimleri (1)
- journey (1)
- joy (1)
- jüri (1)
- kayıp (1)
- kaçış (1)
- kendi başıma (1)
- keyif (1)
- komisyon (1)
- koşturmaca (1)
- kırtasiye (1)
- kısa vade çıkarlar (1)
- laborunion (1)
- leaving (1)
- lecture (1)
- let go (1)
- litmus (1)
- local rules-global effects (1)
- marriage (1)
- mediocrity (1)
- mezar (1)
- mimarlık eğitimi (1)
- mimarlık korkusu (1)
- mindbreak (1)
- minnettarlık (1)
- monitör (1)
- monument (1)
- muhabbet insanı (1)
- my research? (1)
- müelliflik (1)
- müfredat (1)
- neo-liberalism (1)
- officialdom (1)
- ofis (1)
- operator-state (1)
- opportunity (1)
- other performances (1)
- others (1)
- paper (1)
- paperwork (1)
- parametre (1)
- parametrik (1)
- paranioac (1)
- paranoya (1)
- participation (1)
- pattern (1)
- perfectly awake (1)
- performance based design (1)
- plan (1)
- program (1)
- proje seminerleri (1)
- protokol (1)
- rakip (1)
- rejected paper (1)
- rektör (1)
- relationship (1)
- research by design (1)
- researcher (1)
- return (1)
- review (1)
- run (1)
- sahiplenme (1)
- saklanmak (1)
- samsara (1)
- schema (1)
- scripting (1)
- sendika (1)
- seyahat (1)
- short term interests (1)
- sinister (1)
- sleep (1)
- spring (1)
- study (1)
- studying in the end (1)
- superficiality (1)
- tasarım (1)
- tasarım kuramı (1)
- tasarım oyunları (1)
- tasarım tanımı (1)
- tasarım yoluyla araştırma (1)
- terk (1)
- thesis (1)
- timidity (1)
- tomb (1)
- turnusol (1)
- uygulamalı şikayetler (1)
- uyku (1)
- uzmanlık (1)
- vacuity (1)
- varoluşçulaşışımız (1)
- vasatlık (1)
- voyage (1)
- waiting (1)
- wearisome (1)
- yaratıcılık (1)
- yarı yol (1)
- yarışma (1)
- yayın (1)
- yazmak (1)
- yazışma (1)
- yeni işe geçme sancısı (1)
- yeniyi aramak (1)
- yolculuk (1)
- yormak (1)
- yürütücü (1)
- zar (1)
- zeka arası (1)
- çalışma (1)
- çok işim var (1)
- çök (1)
- ölüm (1)
- örüntü (1)
- örüntü yaratmak (1)
- üretim (1)
- üretme sevgisi (1)
- ürkeklik (1)
- şato (1)
- şema (1)
4 yorum:
bayağıdır kenarlara uğranmamış neyse ki burası o kadar da ihmal edilmiyor, var ol akademik dedikodu günlüğü:)demek ki birileri yoluna devam ediyor..
sayın adsız, hem teşekkür hem teessüf. eğer burda yazılanları kişiler ve olaylarla ilişkilendirip dedikodu olarak yorumlayabilecek kadar mevzulara hakimseniz muhtemelen benim öfkelenip üzülüp şaşırıp durduğum olaylara benden daha hakimsiniz. merak ettiğim şeyler var, sormak istiyorum. anonim bir mail adresi ya da internet kimliği gönderir misiniz?
Hımm, madem yanlış anlaşılmışız büyük yüreğinize sığınırız efendim.
Bu günlükte ki samimi yazılar özellikle bu yola yön çizecekler için çok önemli çünkü kişisel düşüş, kalkış, telaşelerin, endişelerin, silkelenişlerin vs. grafik olarak okunabiliyor. Verdiğin bilgiler cabası [tabi o kadar okumuşluğunu kıskanmıyor da değilim:)] Şahsımın gözü korkuyor okuyunca ama tembellikten, ne de olsa [hakkını vererek bu yolda yürüyenler için] herkesin harcı değil. Ben bu yolda değilim zaten:).
Hafife değil ciddiye alıyorum "dedikodu" amaçlı bir ifade, şımarık! zaten her şey o kadar ciddi ki bazen benzetme kullanmak, zararsız çarpıtmak havanın dağılması için kimimize de iyi gelebilecek bir laf atmadır, tabi ki niyet doğru bir şekilde anlatılabildiyse.
İfadelerinden sezdiğim kızgın ama soğukkanlı, çarpışmaya hazır ama anlamaya çalışan tavrına bayıldım ;).
Umarım teessüfün geçmiştir..
geçmiştir :)
Yorum Gönder