3 Eylül 2011 Cumartesi

noluyor a.k. yaa..

zaman ilerliyor. yaz bitti. bir çok şeyi geride bırakıp gitmek istiyorum. bu cümle ne demek acaba. bu cümlede araştırmacı ne demek istemiş olabilir. anlamak zor. bir yandan da turşu kurmak istiyorum. sonuçta turşu kurdum. ve bir de akşam yürüyüşüne çıkarsam.. ve en azından başarısızlık dolu bir dönemi ve bu güzel yazı geride bıraktığım da düşünülürse... bir çok şeyi geride bırakıp yürüyüşe gitmiş, sonra dönmüş ve lahana turşusu kurmuş olarak tüm arzularımı yerine getirmiş... insan büyük olaylar çıkarmak istiyor. hayat ise basit işte. mevsimler falan geçmekte. metinler öyle ya da böyle yazılmakta. turşu güneşte 2 günde gölgede bi haftada ekşimekte. orda da sen çok bişey yapmıyorsun. mikroorganizmalar kendi kendilerine hallediyor. kompostu da onlar çürütüyor. yoğurdu da onlar mayalıyor. sen malzemeleri uygun ortama koyuyorsun. herşey kendi başına halloluyor. zaten sen yapamıyorsun. yani sen tutup, kendi ellerinle sütü yoğurt yapamıyorsun. domates de meyve vermiyorsa yapabileceğin bişey yok vermiyor işte. ne demek istediğimi anlasam daha sade yazacağım... kriptik şeyler yazmayı sevmiyorum artık. ne de olsa hayat işte, basit olması lazım. ama bunlar kendilerini böyle yazdırmakta. bugün tembel tarafımdan kalktım. son aylarda çalışma ihtimalinden bu kadar uzak olduğum bir gün olmamıştı. çalışmadığım için mi içim sıkılıyor acaba.. yoksa çalıştığım için mi.. neyse. araştırmacının zayıf düşme şansı yok. daha yapacak çok iş var.

Hiç yorum yok: